Kibirli Kibyra

Kibyranın yolu biraz sapaKıyıdan ve turistik şehirlerden biraz uzakta, içeride kendi başına bir tepede kibirle ayakta duruyor! Antalya’dan 2 saat, Burdur ve Denizli’ye yaklaşık birer saat mesafede; dağların arasında Gölhisar diye bir beldede tek başına, biraz burnu hava duruyor. 

Ama bu kibiri de hak ediyor doğrusu…Gerek gün yüzüne çıkarılan muhteşem mozaikleri (özellikle tiyatrodaki Medusa), gerek tepenin yamaçlarına dağılan ihtişamlı yerleşimi, gerekse göreni hipnotize edici güzellikle, hala akan çeşmesi ile ne kadar gururlansa yeridir. 

Aklıma nerden düştü derseniz, baharda ziyaret ettiğim Burdur Arkeoloji Müzesi’nde muhteşem Kibyra kalıntılarından etkilenip mutlaka gitmeliyim demiştim. Bu sebeple Antalya’dan çıkıp Termessos ziyaretimin ardından günün ikinci yarısında ören yerine vardım. İki kotta park yeri var; ben yukarıdakine park edip aşağı doğru rotayı izledim. Tüm şehri gezmem yaklaşık 2-3  saatimi aldı. Sonunda da alt otoparktan yukarı otostop çekip çıktım. Zira bir günde iki dağda iki antik kenti fethetmiştim; ama galip gelen onlar oldu. Kibirli de olsa Kibyra’nın güzelliğine değerdi! 

Kibyra Tarihi Bilgi

Kibyra Antik Kenti, Burdur Gölhisar ilçesinin Horzum mahallesinde birbirinden derin yarlarla ayrılan hâkim üç tepelik üzerinde yer almaktadır.

Kentin yerleşim alanı oldukça büyüktür. Yapılar, simetrik düzenlenmiş, tepelik teraslanarak göl ve ova manzarasına hâkim konumda ve hiçbir yapı bir diğerinin manzarasını kesmeyecek biçimde yerleştirilmiştir. Şehre girerken solda muhteşem bir anıtsal kapı ile Antik Çağ Anadolu’sunun 12-13 bin kişi kapasitesi ile en görkemli stadyumu bulunmaktadır.

İlerledikçe bazilika, yukarı ve aşağı agora, hamam, gymnasion, tiyatro ve meclis binası ile planlı anıt mezar, hamam, yuvarlak kuleli tak ve su yolları görülmektedir. Meclis binası/müzik evi 3 bin 600 kişi kapasitesiyle Antik Çağ Anadolu’sunun en görkemli eserlerindendir. Meclis binası/orkestranın tam merkezinde bulunan kırmızı, yeşil ve beyaz mermerden yapılmış, yılanlardan oluşan saçları ve insanları taşa çeviren bakışlarıyla Medusa Mozaiği Anadolu’da tektir.

2011 yılında meclis binası önünde, Anadolu’nun en sağlam ve en büyük mozaik alanı olma özelliği taşıyan, 540 metrekare alanı kaplayan mozaik ortaya çıkarılmıştır. Yine meclis binası önünde, Geç Roma Dönemi’ne ait (MS 6-7’nci yüzyıl) Roma Hamamı ve seramik atölyesi bulunmuştur. Kentin bugün görülebilen tüm mimari kalıntıları Roma İmparatorluk Dönemi’ne aittir.

Kibyra, II. Eumenes (MÖ 197-159) zamanında Bergama Krallığı egemenliğinde görünmektedir. Hemen sonrasında Kibyra ve yakın çevresinde konumlanmış antik kentlerden Boubon, Balboura ve Oinoanda’dan teşekkül dörtlü ortak meclis (MÖ 2-1’nci yüzyılda) oluşturulmuştur.

Söz konusu birlik MÖ 82 yılında Romalı General Murena tarafından dağıtılarak ortadan kaldırılmış; Asia eyaleti ve diğer kentler Likya Birliği’ne dâhil edilmiştir. MS 23 yılında meydana gelen büyük bir deprem sonucunda yerle bir olan kent, Roma İmparatoru Tiberius tarafından yeniden inşa edilmiştir. Kibyra özellikle MS 1 ve 3’üncü yüzyıllar arasında en parlak dönemini yaşamıştır.

Kibyra, demircilik, dericilik, çömlekçilik ve at yetiştiriciliğinde ünlüdür. Şehir halkı son derece savaşçı bir kimliğe sahiptir. Meclis binası, içindeki Medusa başı ve önünde yer alan Türkiye’nin en sağlam ve en büyük mozaik alanı dikkat çekicidir. Kibyra’dan çıkarılan eserler Burdur Müzesi’nde sergilenmektedir.

Kaynak: Kültür Envanteri, Ankara 2007

Kibyra Wiki Sayfası BURADA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir